30 yıl kadar önce Marmaris ve Bodrum'da macera amacıyla başlatılan sportif dalışlar, bugün Türkiye'nin birçok yerine yayılarak her yıl milyonlarca dolar gelir getiren bir sektör haline dönüştü.
Ordudan emekli olan dalgıçların 30 yıl kadar önce Marmaris ve Bodrum'da macera amacıyla başlattıkları sportif dalışlar, bugün Türkiye'nin birçok yerine yayılarak her yıl milyonlarca dolar gelir getiren bir sektör haline dönüştü.
Türkiye'yi ziyaret eden turistler ülkenin yeryüzü güzellikleri kadar, su altı zenginlerini de merak ediyor. Akdeniz ve Ege kıyılarındaki yüzlerce dalış merkezinden suyun altına inme fırsatını elde eden binlerce turist, önemli oranda döviz bırakıyor.
Deniz Ticaret Odası (DTO) Sualtı Suüstü Meslek Komitesi Üyesi ve Paradise Diving Center Genel Müdürü Behcet Kutlu, daha önce dünyanın pek çok yerinde yapılan dalış turizminin, Türkiye'de ilk olarak Marmaris ile Bodrum'da başladığını söyledi.
Sportif amaçlı başlayan dalışların zamanla bir turizm dalına dönüştüğüne işaret eden Kutlu, bu işi ilk başlatanların ordudan emekli dalgıçlar olduğunu anlattı.
Türkiye Sualtı Sporları Federasyonunun kurulmasının ardından dalış merkezleri açılmaya başladığını belirten Kutlu, "İlk başlarda maceraydı, 'Bu işin ticareti olur mu' düşüncesiyle insanlar çekingen davranıyordu. Zamanla dalışın potansiyeli anlaşıldı ve sektör haline geldi. Dalış turizmi Marmaris ve Bodrum'un ardından Antalya taraflarına da yayıldı" dedi.
Bugün Türkiye'nin birçok yerinde 400'e yakın dalış merkezi bulunduğunu ifade eden Kutlu, bu merkezlerin 300'e yakınının turizm bölgelerinde olduğunu, büyük oranda yabancılara yönelik hizmet verdiklerini dile getirdi.
Sektörün ülkeye ciddi döviz girdisi sağladığına dikkati çeken Kutlu, şöyle konuştu : "Sektör kısa sürede o kadar fazla büyüdü ki artık federasyonun yönetmelikleri ve talimatnameleri yeterli kalmıyor. Sektör artık talimatların dışına taşıyor, bunun için yeni düzenlemeler yapılması gerekiyor. Turizm denildiğinde genelde oteller göz önünde bulunduruluyor ama dalış turizminin ekonomiye müthiş bir girdisi var. Milyonlarca dolar gelir getiriyor."
"14 yaş sınırı sektörün önündeki engel"
Federasyon yönetmeliğine göre Türkiye'de dalış yaş sınırının 14 olduğunu bildiren Kutlu, birçok ülkede ise bu sınırın 9 olduğunu söyledi. Kutlu, şöyle devam etti :
"Yurt dışında farklı bir prosedür uygulanıyor ve çocuklar 9 yaşından itibaren suyun altıyla tanışıyor. 14 yaş sınırlaması, önümüzü kesen en önemli konulardan birisi. Sıkıntılar aşılırsa dalış sektörünün önü çok açık. Eğlence sektöründe en iyi para, çocuklar üzerinden kazanılır. Dalış da bir eğlence olduğu için sınırlandırma kalkmalı."
Dalış yapmak isteyen bir kişinin yaklaşık 100 lira ödemesi gerektiğini dile getiren Kutlu, sabah başlayan tekne turunda iki değişik noktada dalış imkanı sağlandığını ve öğle yemeği hizmeti verildiğini ifade etti.
Hiç bilmeyen birisi için dalışla ilgili yeterli olacak kısa bir eğitim verdiklerini anlatan Kutlu, şunları kaydetti :
"İlk defa deneyenler 2-2,5 metrede eğitmen kontrolünde sıfır riskli bir dalış yapıyor. Balıklara dokunabiliyorsunuz ve kendinizi akvaryum içindeymiş gibi hissediyorsunuz. Daha öce kurs almış olanlar ise başlarında rehberlik yapan bir dalış lideri nezaretinde dalışlarını gerçekleştiriyor. Herkes dalış yapabilir, üst sınırı yok. Sağlığı elveriyorsa 90 yaşındaki birisi bile dalabilir. Sportif amaçlı dalışlarda sadece çok ileri derece astım hastası olan ve çok ağır ameliyat geçirmiş olanların dalmasında sakınca var."
Dalışın merkezi Marmaris ve Bodrum
Türkiye'nin diğer bölgelerine göre Marmaris'in su altının çok fazla güzel olmadığına değinen Kutlu, ancak ilçedeki dalış merkezlerinin büyüklüğü ve turist yoğunluğu nedeniyle dalış turizminin çok etkin olduğunu dile getirdi.
Marmaris'in, Türkiye'deki en yoğun dalış yapılan yerlerden birisi olduğunu anlatan Kutlu, sözlerini şöyle sürdürdü :
"Dalış turizminin merkezi Bodrum ve Marmaris. En büyük dalış merkezi tekneleri Marmaris'te bulunuyor. Keçi Adası ve Cennet Adası başta olmak üzere Kadırga Burnu'na kadar olan bölgede dalış yapılabiliyor. Su altı tamamen doğal, batıklar gibi yapay hiçbir şey yok. Marmaris DTO'nun körfeze bir batık yerleştirilmesi düşüncesi var, bu konuda bazı bürokratik engeller karşımıza çıktı. Onları aşmaya çalışıyoruz. Ayrıca bazı arkadaşlarımız batığa karşı, denizin dibinin doğal haliyle kalmasının daha uygun olacağını düşünüyor. Onların düşüncesine de saygı duyuyoruz ."
Dalış turlarına katılan turistler arasında İngilizlerin başı çektiği bilgisini veren Kutlu, onları Alman ve Rusların takip ettiğini, son yıllarda Arap ile Türk turistlerin de ilgisinin arttığını kaydetti.